NEDEN “EVET” DEMELİYİZ


Bu makale 2017-04-10 11:40:07 eklenmiş ve 1164 kez görüntülenmiştir.
Aziz KARAKEÇİLİ

16 Nisan 2017 günü halk oylamasına gidilecek olan Referandum ile Millet geleceğini sağlam ellere teslim edip sistem değişimini verecekleri “EVET” veya hayır oyları ile belirleyecek.

 

Bayrağımızın inmemesi, Ezanımızın dinmemesi için, İnsanımızın refahı ve siyasi istikrar için “Evet” demeliyiz.

 

Neden, Evet diyeceğiz diyenlere…

 

Geçmişinize bir bakın bu necip Millet neler çekmiş, Kimlerin ellerinden neler görmüş.

 

Hilafet kaldırılmış, Ezanı Muhammedi Hilafet merkezinde 18 yıl Arabî okunmamış susturulmuş.

 

Başbakan ve Bakanları İdam etmişler.

 

Camiler Otel ve ahırlara çevrilmiş, Başörtü yasaklanmış, sakal bırakanlara yobaz söyleniyordu.

 

Ekmekler karneyle, yağ, şeker, kömür, gaz vb. insani ihtiyaçlar günlerce, haftalarca kuyruklarda bekleyerek ancak insanların eline geçebiliyordu, hastanelerde kuyruklar, Hastanede ölenler için parası olmayanların ölüsüne bile rehin istiyorlardı, fakirler 3.sınıf insan muamelesi görüyordu bu millet o günleri unutmadı ve unutmayacak da.

 

2002’de bir yiğit Recep Tayyip ERDOĞAN çıktı bu milletin sıkıntılarına son verdi ülkenin şahlanışının mimarı olurken Zalimler 15 Temmuz 2016 gecesi darbe kalkışımı yapmak istedi çok şükür Milletin adamına Milletin sahiplenmesi ve direnmesiyle başarılı olamadılar.

 

 “Evet” çıkmasının Türkiye'deki büyük dönüşümün en kritik aşamalarından biri olduğunu, 17 Nisan'dan itibaren Türkiye'yi durdurmanın mümkün olamayacağını bütün dünya biliyor.

 

16 Nisan tam bir teyakkuz hali, savunma hali, seferberlik halidir. Güçlü, hızlı karar alabilen bir Türkiye, onlar için tehlikelidir. Çünkü böyle bir Türkiye, operasyon kabiliyetlerini yok etmektedir.

 

Siyasi İstikra için “EVET”

 

Çift başlılığı ortadan kaldırmak için “EVET”

 

Terörle Mücadele için “EVET”

 

Bürokrasiyi ortadan kaldırmak için “EVET”

 

Koalisyonlara son vermek için “EVET”

 

Darbelere son vermek için “EVET”

 

Gençliğe güvenmek için “EVET”

 

Adalet için “EVET”

 

Sivil yargı için “EVET”

 

Meclisin güçlenmesi için “EVET”

 

Türkiye 16 Nisan tarihinde Milletin vereceği bir karar ile geleceğine yön vermek istiyor. Ne yazık ki Ülkemin içindeki Fransız kalmış insanlardan fazla ne yazık ki Avrupa ve yandaşları rahatsız kalmakta…

 

Kendini yeniden kurmak, Türkiye'yi yeniden tanımlamak, esaslı bir gelecek hesabının yol haritasını en net haliyle çizmek zorunda.

 

Türkiye bir tercih yapıyor, dünya sarsılıyor. Türkiye bir karar veriyor, dünya bu karara göre cepheler kuruyor.

 

Türkiye bir yola çıkıyor, Batı dünyası derhal alarm durumuna geçiyor.

 

Türkiye kendine bir hedef belirliyor, onlarca ülke onlarca terör örgütü tek cephe olup bu hedefe ateş etmeye başlıyor?

 

Türkiye kendini güvenceye almak için askeri hareketliliğe girişiyor, bütün “müttefikleri" bir anda düşman oluyor.

 

Türkiye kendi içinde sağlam, esaslı dönüşümler yapıyor, ekonomisini canlandırıyor, en ileri düzeyde reformlara girişiyor, bize yıllarca demokrasi satanlar bile bir kuşkuya teslim olup, histerik reaksiyonlar göstermeye başlıyor.

 

Neden 16 Nisan Almanya'yı, Alman eksenindeki ülkeleri bu kadar telâşlandırdı? Neden düşmanlığın, kötülüğün en çirkin haline başvurur oldular? Neden Türkiye ile ilişkilerini açıktan terör örgütlerine ihale ettiler? Neden kitlesel kıyım yapmış azılı teröristleri ortak ilan ettiler?

 

Türkiye, 16 Nisan eşiğini geçmeli, geçmek zorunda. Bu bir iç politik mesele değil, yüzyıllardır devam eden bir tarih yürüyüşü ile ilgili meseledir. Kendini yeniden kurması için, esaslı bir yeni başlangıç için, 21. Yüzyılın heba olmaması için bu eşiği atlatmak zorundayız. Onlar bunu çok iyi biliyor, engellemeye çalışıyor ama bizdeki siyasi körler hâlâ anlayabilmiş değil.

 

Türkiye ayakta kaldığı müddetçe coğrafyayı rahatlıkla istilâ edemeyecekler! Parçalayıp paylaşamayacaklar! Türkiye daha da güçlendikçe, etrafını güçlendirdikçe, coğrafyaya bir şeyler söyledikçe elleri zayıflayacak, ülkelerimizde, şehirlerimizde rahatça at koşturamayacaklar?

 

Bu millet, bin yıllık ferasetiyle ne yapacağını, ne karar vereceğini, nasıl bir savunma kalkanı oluşturacağını, kimlerin canını yakacağını bilecektir.

 

Zafer Allah’a inananlarındır. Zaferimiz Mübarek olsun.

 

Başka yazıda buluşmak üzere Allah’a emanet olun.

 

 

Diğer yazıları...
Köşe Yazarları
 ‹ 
 › 
Özurfahaber
© Copyright 2021 Gazi Soft. Tüm hakları saklıdır.
GÜNDEM
SPOR
SİYASET
EĞİTİM
A.Ö.L.
Eğitim Portalı
Eğitim Haberleri
DÜNYA